Dairesi
Bankaların; mevduat hesabı açmak üzere şubelerine gelen müşterileri tarafından getirilen TL. karşılığında, alış kurundan döviz satıp müşteri adına döviz satıp müşteri adına döviz tevdiat hesabı açması, vade sonunda ise bu hesaplardaki dövize satış kurunun da üzerinde bir fiyatla Türk Lirasına çevirm
Karar No
0
Esas No
0
Karar Tarihi
01-01-2000
Maliye Bakanlığı Özelgesi Tarih : 05.12.1995 Sayı : B.07.0.GEL.0.51/512942/67296 Bankaların; mevduat hesabı açmak üzere şubelerine gelen müşterileri tarafından getirilen TL. karşılığında, alış kurundan döviz satıp müşteri adına döviz satıp müşteri adına döviz tevdiat hesabı açması, vade sonunda ise bu hesaplardaki dövize satış kurunun da üzerinde bir fiyatla Türk Lirasına çevirmesi suretiyle müşteriye sağladığı menfaat, ’peçeleme’ işlemi olarak nitelendirilir ve gelir vergisi tevkifatına tutulur. Olayda, bazı bankaların mevduat hesabı açtırmak üzere şubelerine gelen müşteriler tarafından getirilen Türk Lirası karşılığı alış kurundan döviz satıp müşteri adına döviz tevdiat hesabı açtığı, vade sonunda ise bu hesaplardaki dövizi satış kurunun da üzerinde bir fiyatla Türk Lirasına çevrilmek suretiyle müşteriye faiz benzeri bir kazanç sağladığı belirtilerek, bu kazançların gelir vergisi ve fon kesintisine tabi tutulup tutulmayacağı konusundaki Bakanlığımız görüşü sorulmaktadır. 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin birinci fıkrasının 8/a bendinde, döviz tevdiat hesaplarına yürütülen faizler ile özel finans kurumlarınca döviz katılma hesaplarına ödenen kar payları üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır, 31.12.1993 tarih ve 21805 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 93/5148 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de bu tevkifatın oranı % 10 olarak belirlenmiştir. Buna göre, müşteriler adına açılan döviz tevdiat hesaplarına yürütülen faizlerden % 10 oranında gelir vergisi tevkifatı ve bunun üzerinden de fon kesintisi yapılması gerekmektedir. Yazınızda sözü edilen olayda, bankalar mevduat hesabı açtırmak üzere gelen müşterilerine kambiyo mevzuatının verdiği imkanları da kullanarak alış kurundan döviz satmış gibi döviz alım satım belgesi düzenleyerek döviz tevdiat hesabı açmakta, hesabın kapanması sırasında ise fiiliyatta banka kasasından çıkmayan bu dövizleri faizi ile birlikte satış kurunun da üstünde bir fiyatla Türk Lirasına çevrilerek müşteriye Türk Lirası olarak ödemektedir. Dolayısıyla bu uygulamada müşterinin kazancı, hesabın açılması sırasında bankaya getirdiği Türk Lirası tutarı ile hesabın kapanması sırasında kendisine ödenen Türk Lirası arasındaki fark olmaktadır. Bu kazanç, döviz tevdiat hesabinin açılış ve kapanış tarihleri arasındaki süre için döviz türünden tahakkuk eden faiz geliri île farklı döviz kuru uygulamasından kaynaklanan gelirlerden oluşmaktadır. Bu kazancın oluşumuna neden olan işlemlerin görünürdeki şekli ne olursa olsun, söz konusu gelirin paranın bankada kalması karşılığı elde edildiği acıktı r. Bu nedenle, olayı n gerçek ekonomik durumu dikkate alındığında müşterilerin elde ettiği kazancın tamamının faiz geliri olduğunun kabulü gerekir. Diğer taraftan, vergi hukukunda, vergi yükümlüleri ve sorumlularının özel hukuk biçimlerini ve kurumlarım olağan kullanımları dışında kullanarak vergi kaçırma amacı gütmelerine ’peçeleme’ denilmektedir. Peçeleme, işlemin tarafları yasanın sözüne uygun davranıyor görünmekle birlikte, onun özünü ihlal etmek suretiyle yasanın amacım ortadan kaldırmaktadır. Bu gibi durumlarda, vergilendirmenin görünüşteki işleme göre değil, gerçek ekonomik durumu dikkate alınarak yapılacağı kuşkusuzdur. Söz konusu olayın bu açıklamalar çerçevesinde değerlendirilmesi sonucu, bazı bankaların yaptığı bu uygulamada ta tipik bir peçeleme işleminin varlığı ortaya çıkmaktadır. Bu itibarla, sözü edilen uygulamada da olayın gerçek durumunun dikkate alınması ve .bazı bankaların hesapların açılış ve kapanış işlemleri sırasında yaptıkları farklı kur uygulamaları nedeniyle müşterilerine sağladıkları kazancın tamamının faizgeliri olarak değerlendirilmesi icabeder. Bu durumda, müşterilerin bankalara getirdikleri Türk Lirası tutarı ile vade sonunda ellerine geçen Türk Lirası tutarı arasındaki fark üzerinden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin birinci fıkrasının 8/a bendi uyarınca % 10 oranında gelir vergisi tevkifatı ve bu vergi üzerinden de fon kesintisi yapılması gerekir.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı