|
Dairesi
24.04.2003 tarihinden önce yapılan kar dağıtımı dolayısıyla yapılan tevkifatın yeni oranlara göre değiştirilip, değiştirilmeyeceği ile diğer vergi borçlarına mahsubunun yapılıp, yapılmayacağı hk.
|
|
Karar No
0
|
|
Esas No
0
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
T.C.RNİSTANBUL VALİLİĞİRNİl Defterdarlığı
Vasıtasız Vergiler Gelir Müdürlüğü
Sayı : B.07.4.DEF.0.34.11
24.04.2003 tarihinden önce yapılan kar dağıtımı dolayısıyla yapılan tevkifatın yeni oranlara göre değiştirilip, değiştirilmeyeceği ile diğer vergi borçlarına mahsubunun yapılıp, yapılmayacağı hk.
İLGİ : .........09.2003 tarihli dilekçeniz.
İlgide kayıtlı dilekçenizde, şirketinizin.........02.2003 tarihi itibariyle Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilcisi bulunmayan yabancı tüzel kişi ve T.C.vatandaşı gerçek kişi ortaklarına dağıttığı kar payları ile ilgili olarak 4842 sayılı Kanunla yapılan düzenleme öncesi duruma göre 02/2003 dönemi muhtasar beyannamesi ile beyan edilerek, fazla ödenen stopaj farkının 81 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin C Bölümü uyarınca mükellefi olduğunuz Beşiktaş Vergi Dairesi Müdürlüğüne başvurarak diğer vergi borçlarınızdan mahsubunu talep ettiğinizi ancak vergi dairesinin mahsup talebini reddettiğini belirterek konu hakkında Defterdarlığımız görüşünü sormaktasınız.
Bilindiği gibi, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94.maddesinin 4842 sayılı Kanunun 12.maddesiyle ve 2003/5590 sayılı Kararla 24.4.2003 tarihinden geçerli olmak üzere değişen 6/b alt bendinde, i) Tam mükellef kurumlar tarafından tam mükellef gerçek kişilere gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve bu vergilerden muaf olanlara dağıtılan, 75.maddenin ikinci fıkrasının (l), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından (karın sermaye eklenmesi kar dağıtımı sayılmaz) % 10,
ii)Tam mükellef kurumlar tarafından; dar mükellef gerçek kişilere, dar mükellef kurumlara (Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla kar payı elde edenler hariç) ve gelir ve kurumlar vergisinden muaf olan dar mükelleflere dağıtılan 75.maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kar paylarından (karın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz) % 10,
.... oranında tevkifat yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan 24.06.2003 tarih ve 25148 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 81 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin A/3 Bölümünde;
’Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/6b maddesinde 4842 Kanunla yapılan değişiklik, bu Kanunun yayım tarihi olan 24.04.2003 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Gelir Vergisi Kanunu’nun 94.maddesindeki yetkiye istinaden yayımlanan ve 24.04.2003 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe giren, 03.05.2003 tarihli ve 2003/5590 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının eki Karar ile kâr dağıtımına ilişkin tevkifat oranı % 10 olarak belirlenmiştir.
Bu durumda, anılan Kanunun 94/6b maddesinin (i) ve (ii) alt bentlerinde yazılı kâr paylarının 24.04.2003 tarihinden önce nakden veya hesaben dağıtılmış olması halinde, dağıtılan kâr payları üzerinden, Gelir Vergisi Kanunu’nun 4842 sayılı Kanunla değişmeden önceki hükümleri gereğince, 99/13230 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde, halka açık anonim şirketlerce % 5, diğer şirketlerce % 15 oranında gelir vergisi tevkifatı ve bu verginin de % 10’u oranında fon payı kesintisinin yapılmış olması gerekir. Kâr dağıtımının 24.04.2003 ve sonraki bir tarihte yapılması halinde ise dağıtılan kâr payları üzerinden % 10 oranında gelir vergisi ve fon payı tevkifatının yapılması gerekmektedir.
Diğer taraftan, dar mükellef kurumların, beyanı Mart 2003 ve daha önceki dönemlere ait muhtasar beyanname ile yapılması gereken Gelir Vergisi Kanunu’nun 75.maddesinin ikinci fıkrasının (4) numaralı bendinde yazılı menkul sermaye iradı üzerinden anılan Kanunun 4842 sayılı Kanunla değişmeden önceki hükümleri çerçevesinde, % 15 oranında gelir vergisi tevkifatı ve bu verginin % 10’u oranında fon payı kesintisinin yapılmış olması gerekir. Ancak, Nisan 2003 ve daha sonraki dönemlere ait muhtasar beyanname ile beyan edilmesi gereken söz konusu menkul sermaye iratları hakkında Gelir vergisi Kanunu’nun 4842 sayılı Kanunla değişik hükümleri uyarınca işlem yapılacaktır’ açıklamaları yer almıştır.
Aynı Tebliğin C Bölümünde;
’Diğer taraftan, halka açık şirketlerce ihraç edilen ve Borsada işlem gören nama veya hamiline yazılı hisse senetlerine ilişkin kâr payı dağıtımlarında, söz konusu hisse senetlerinin maliklerinin tam mükellef kurumlar ile Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla kâr payı elde eden dar mükellef kurumlar olduğunun belirlenmesi halinde bunlara yapılacak kâr payı ödemeleri üzerinden de tevkifat yapılmayacaktır.
Hisse senetlerinin maliklerinin hukuki statülerinin ve mükellefiyet bilgilerinin kâr payı dağıtacak şirkete yukarıda belirtildiği şekilde bildirilmemesi veya hisse senedi sahiplerince tevsik edilmemesi halinde, dağıtımı yapacak şirketin vergi sorumluluğundan kurtulabilmesi için söz konusu hisse senetlerine isabet eden kâr payı ödemelerinin tamamı üzerinden, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/6b maddesine göre gelir vergisi tevkifatı yapması gerekir. Bu durumda, kâr payları üzerinden yapılacak tevkifat tam mükellef kurumlar ile Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla kâr payı elde eden dar mükellef kurumlar için nihai vergi niteliğinde olmayacaktır. Dolayısıyla, tevkif edilen bu vergiler aşağıda belirtilen esaslar dahilinde söz konusu mükelleflerin doğmuş ve doğacak tüm vergi borçlarına mahsup edilebileceği gibi geçici vergi ve kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanacak vergiye de mahsup edilebilecektir.
...
Diğer taraftan, 01.01.2003 – 24.04.2003 tarihleri arasında elde edilen ve elde eden kurumlar açısından iştirak kazancı niteliğinde bulunan kâr payları üzerinden tevkif edilen vergilerin nakden veya mahsuben iadesi hakkında da yukarıda yer alan açıklamalara göre işlem yapılacaktır.’ açıklamaları yer almaktadır.
Konu ile ilgili olarak bağlı bulunduğunuz .................... Vergi Dairesi Müdürlüğü ile yapılan yazışma neticesinde alınan..........10.2003 tarih ve ............ sayılı yazıdan, firmanızın 2002 hesap dönemi ile ilgili olup, ........02.003 tarihinde şirket ortaklarına dağıtılan kurum kazancından Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/6i maddesinin 4842 sayılı Kanunun 12.maddesi ile değiştirilmeden önceki hükümleri gereği tevkifat yapıldığı ve dairelerine ödendiği, söz konusu maddeye göre yapılacak olan tevkifat oranlarının 4842 sayılı Kanunla indirildiği ve konu ile ilgili gerekli açıklamaların 81 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği ile yapıldığı gerekçesi ile fazladan ödediğiniz vergi farkının 2003/7 KDV borcuna mahsubunu istediğinizin görüldüğü, bu talebinizin dairelerince değerlendirilerek 4842 sayılı Kanunun 12.maddesinin yürürlük tarihi 24.04.2003 tarihi olduğundan talebinizin yerinde görülmeyerek 17.09.2003 tarih ve 15247 sayılı yazıları ile tarafınıza bildirildiği anlaşılmıştır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketiniz tarafından tam ve dar mükellef gerçek kişi ortaklarına 24.04.2003 tarihinden önce kar dağıtımı yapıldığından 81 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin A/3 Bölümündeki açıklamalar doğrultusunda Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/6b maddesinin 4842 sayılı Kanunla değişmeden önceki hükümlerinde yer alan oranlar üzerinden tevkifat yapılacaktır. Bu nedenle eski oranlar üzerinden yapılan tevkifatın iade edilmesi veya yeni hükümlere göre geçerli olan oranlara göre değiştirilerek çıkan farkın diğer vergi borçlarından mahsubu mümkün değildir.
Ayrıca, tam mükellef kurum olan şirketinizin ortakları arasında tam veya (Türkiye’de işyeri veya daimi temsilci aracılığı ile faaliyette bulunan) dar mükellef kurumların bulunması halinde ise bu ortakların tam mükellef kurum olan şirketinizden elde ettiği kazançlar ’iştirak kazancı’ niteliğinde olacağından şirketinizden 01.01.2003 – 24.04.2003 tarihleri arasında kar payı elde eden ve elde eden ortaklarınız açısından iştirak kazancı niteliğinde bulunan bu kar payları üzerinden tevkif edilen ve ödenen vergilerin 81 No.lu Tebliğ’in C Bölümünde belirtilen esaslar doğrultusunda mahsubu mümkün bulunmaktadır.
Öte yandan şirketinizden anılan dönemde (01.01.2003 – 24.04.2003) kar payı elde eden dar mükellef kurumların Türkiye’de bir işyeri veya daimi temsilcilerinin bulunmaması halinde ise elde ettikleri kar payları iştirak kazancı olarak değerlendirilemeyeceğinden bunlardan kesilen stopajların iadesi mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
|
|