Dairesi
İktisadi işletmelere dahil, şirket ve müesseselere ait hisse senedi ve tahvillerin, alış bedeli üzerinden değerlemeye tabi tutulması gerekir.
Karar No
0
Esas No
0
Karar Tarihi
22-04-1996
Maliye Bakanlığı Özelgesi

Sayı : B.07.0.GEL.0.32/328171/16964 1) İktisadi işletmelere dahil, şirket ve müesseselere ait hisse senedi ve tahvillerin, alış bedeli üzerinden değerlemeye tabi tutulması gerekir. 2) Aracı kurumların portföylerinden yapmış oldukları satışlara ilişkin menkul alış bedellerim ’hareketli ağırlıklı ortalama maliyet yöntemi’ne göre hesaplamalarında bir sakınca yoktur. 3) Bir çok ülkede olduğu gibi ülkemizde de vergi uygulamalarında kullanılan değerleme kuralları ile bağımsız muhasebe de kulla nılan değerleme kurallarının farklı olması yadırganmaması gereken bir durumdur. Hedefleri birbirinden farklı olabilen vergi uygulamaları ile bağımsız muhasebe uygulamasına ilişkin standartların her zaman uyumlu olmasını beklemek gerçekçi bir yaklaşım olmayacaktır. Bilindiği üzere, 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 279. maddesinde ’Türk ve Yabancı Esham ve Tahvilatı Alış Bedeli ile Değerlenir.’ hükmü yer atmıştır. Bu hükme göre de alış bedeli iktisadi kıymetin satın alınması karşılığında ödenen veya borçlanılan bir bedel olup değerleme ölçülerinden maliyet bedelinden farkı satın alma bedelini müteferri olarak yapılan giderlerin değerlemeye alınmamasıdır. . • Bu nedenle.alış bedeli iktisadi işletmelere dahil, şirket ve müesseselere ait hisse senedi ve tahvilatın değerlemesi için esas alınmaktadır. Vergi mevzuatı açısından esham ve tahvilatın değerlemesinden alış bedeli dışında bir değerleme ölçüsünün tespitine kanunen imkan bulunmamaktadır. Öte yandan,anılan Kanunun üçüncü bölüm servetleri değerlemeye ilişkin 294. maddesinde ise ’Ticari Sermayeye dahil olsun olmasın bütün esham ve tahvilat borsa rayici ile borsada kayıtlı olmayan esham ve tahvilat, emsal bedelleri ile değerlenir. Borca rayicinin takarrüründe muvazaa olduğu anlaşılırsa bu rayiç yerine emsal bedeli esas olur...’ denilmektedir. Bu hükme göre de mükellefler tarafından servetlerin değerlemesinde ticari sermayeye dahil ı olsun olmasın bütün esham ve tahvilatın borsa rayici ile borsada rayicinin olmaması durumunda ise 267. madde de yeralan emsal bedeliyle değerleneceği hüküm altına alınmıştır. Alış bedeli iktisadi bir kıymetin satın alınması karşılığında ödenen veya borçlanılan bir bedel olup, maliyet bedelinden farkı, satın alma bedeline müteferri olarak yapılan giderlerin dikkate l alınmamasıdır. Buna göre, hisse senetlerinin aynı şirkete ait aynı tertip hisse senetlerinin nitelik itibariyle birbirinin aynı olması ve yoğun alımsatımlar nedeniyle fiili alış bedellerinin tespitinde karşılaşılabilecek güçlüklerde dikkate alınarak aracı kurumların portföylerinden yapmış oldukları satışlara ilişkin menkul alış bedellerini ’hareketli ağırlıklı ortalama maliyet yöntemi’ne göre hesaplanmasında bir sakınca bulunmamakta olup, alımsatım işlemlerine müteferri giderlerin muhasebe kayıtlarına doğrudan gider olarak intikal ettirilmesi mümkün olabilmektedir. Diğer taraftan, 1 Sıra No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği ile uygulamaya konulan Muhasebe Usul ve Esasları, işletmelerin faaliyet sonuçlannin sağlıklı ve güvenilir bir biçimde muhasebeleştirilmesi, mali tablolar aracılığıyla ilgililere sunulan bilgilerin tutarlılık ve mukayese edilebilirlik niteliklerini koruyarak gerçek durumu yansıtmasının sağlanması ve işletmelerde denetimin kolaylaştırılması amacım taşımaktadır. Sözkonusu düzenleme vergi mevzuatı ve uygulamasından tamamen bağımsız olarak ve vergisel kaygılar ön planda tutulmaksızın hazırlanmıştır. Bu itibarla, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerinde vergi mevzuatına kıyasen farklılık gösteren düzenlemeler yer almaktadır. Yapılan düzenlemeler, vergi mevzuatı ve uygulaması ile ilgili hiçbir hususu düzenlememekte veya değiştirmemektedir. Bu düzenlemeler sadece muhasebe sisteminin işleyişim açıklamaya yöneliktir. Bir çok ülkede olduğu gibi ülkemizde de vergi uygulamalarında kullanılan değerleme kuralları ile bağımsız muhasebe de kullanılan değerleme kurallarının farklı olması yadırganmaması gereken bir durumdur. Hedefleri birbirinden farklı olabilen vergi uygulamaları ile bağımsız muhasebe uygulamasına ilişkin standartların her zaman uyumlu olmasını beklemek gerçekçi bir yaklaşım olmayacaktır. Bu itibarla, aracı kuruluşların kendi portföylerinde bulunan hisse senetlerinin değerlemesini Tek Düzen Muhasebe Sistemi ile belirlenen düzenlemeler doğrultusunda yerine getirmeleri ve Vergi Usul Kanununa göre bir farklılığın ortaya çıkması durumunda beyan aşamasında düzeltmeleri gerekmektedir.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı