|
|
|
Dairesi
Faizsiz borç para verilmesi işleminin ticari kazanç olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hk.
|
|
Karar No
0
|
|
Esas No
0
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
T.C.
İSTANBUL VALİLİĞİ
İl Defterdarlığı
Vasıtasız Vergiler Gelir Müdürlüğü
SAYI : B.07.4.DEF.0.34.11/9945
Faizsiz borç para verilmesi işleminin ticari kazanç olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hk.
................... VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜNE
İLGİ : a) .....10.2003 tarih ve ......... sayılı yazınız.
b) ......11.2003 tarih ve .......... sayılı yazımız.
c) ......12.2003 tarih ve ........... sayılı yazınız.
Daireniz mükelleflerinden ............... vergi numarasında kayıtlı .....................hakkında alınan ilgi yazılarınız ve ekleri incelenmiş olup aşağıdaki hususların belirtilmesine gerek duyulmuştur.
Bilindiği üzere, 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 37.maddesinde ticari kazancın tarifi yapılmış aynı Kanunun 51. maddesinin 2. bendiyle ikrazat işiyle uğraşanların basit usulden (4369 sayılı kanunla 01.01.1999 tarihinden itibaren değiştirilmeden önceki ibare 'götürü usul') faydalanamayacakları hüküm altına alınmıştır.
Diğer taraftan konuya ilişkin olarak 08.07.1972 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 104. Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde:
1Borç para verenler hangi hallerde ikrazatçı sayılarak vergi mükellefiyetine alınacaktır:
a) Ticari kazanç sayılacak haller:
Borç para verenlerin bu işten sağladıkları faizin gelir unsurlarından hangisine girdiğinin tayininde, ikraz işinin mutad meslek halinde ifa edilmiş olup olmadığına bakılmak lâzım gelir:
Ödünç para verme işi mutad meslek haline getirilmişse, bu faaliyet ikrazatçılık sayılacak ve elde edilen gelir, ticari kazanç olarak vergiye tabi tutulacaktır.
Herhangi bir kimse, birden fazla yılda tek şahsa veya bir yılda aynı satış veya muhtelif şahıslara borç para vermişse, bu kimsenin ikrazatçılık işini mutad meslek halinde yapmış olduğunun kabulü gerekir. Kaza mercilerinin görüşü de bu merkezdir. Bu sebeple, borç para vermeyi itiyat haline getirmiş olanların ikrazatçı sayılarak, haklarında Gelir Vergisi Kanunu'nun ticari kazanç hükümlerine göre işlem yapılacağı tabiidir.
b) Menkul Sermaye İradı Sayılacak Haller :
Borç para vermeyi itiyat haline getirmemiş olanların (ortada 'Devamlılık' ve 'Tekerrür veya Taaddüt' olmaması hasebiyle arızi olarak veya tesadüfen ve ticari bir faaliyete bağlı olmayarak ikraz ettikleri paralar karşılığında elde ettikleri faizlerin menkul sermaye iradı olarak vergilendirilmesi icabeder.
Her iki halde de, ikrazatçılığı teyid eden olaylarla ilgili delillerin muhkem bir şekilde tertip ve tanzim edilecek tutanaklarla tesbit ve tevsik edilmesi ve rapor haline getirilmesi zorunludur.
.........................
5 Ev kirasız, para faizsiz olarak menfaat sağlanması :
Bu konuya daha önce 89 seri sayılı Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde değinilmişti. Ancak bilâhare Temyiz Komisyonunca verilmiş müteaddit kararlarda bu tebliğimizin aksine olarak, nakde dayanmayan ayın şeklinde sağlanan menfaatler dolayısıyla mükellefler adına yapılmış bulunan tarhiyatların terkin edildiği görülmüştür.
Bu şekilde hazine aleyhine verilmiş bulunan ve yapılmış tarhiyatları tamamen terkin eden Temyiz Komisyonu kararları Danıştay'ca; 'Mükellef tarafından ve sahiplerinin gayrimenküllerine ipotek tesis edilmek suretiyle borç verildiği ve karşılığında kira bedeli ödenmeyerek oturulduğu dosya muhteviyatından anlaşılmış olduğuna göre, ipoteğin devam ettiği müddetçe, her vergilendirme döneminde yıllık kira bedeli kadar bir menfaat sağladığı aşikârdır. Nakdi sermaye karşılığında sağlanan bu menfaatin kiraya tekabül etmesi ortada faiz bulunmadığını göstermez. Bu hal ancak faizin, kira kadar olduğunu gösterir. Gerçekten nakdi sermayenin kullanılmasına karşılık, borçluya ait evde kirasız oturulması yolundaki anlaşmalar karma işlemlerdir. Anlaşmalardan birincisi nakdi sermayenin, ev kirası tutarındaki bir faiz karşılığında borç para olarak verilmesi, ikincisi de evin, nakdi sermayenin faizi miktarındaki bir kira üzerinden, kiraya verilmesidir. Bu itibarla borç veren nakdi sermaye karşılığında faiz elde etmiş, evlerini kiralayanlar da karşılığında kira sağlamış olmaktadır. Ödünç para verenin alacağı faizin, borçlunun evinin kirası kadar olması halinde, taraflar kira ve faiz alacaklarını takas ve mahsup yapmak suretiyle birbirlerinden tahsil edebilirler. Tarafların arada karşılıklı olarak kira ve faiz almamak hususunda aralarında yapacakları anlaşmalarda ortada takas ve mahsup işlemi olmadığına delâlet etmez. Bu itibarla faiz ve kira alacaklarının takas ve mahsup edilmiş bulunması karşısında hiçbir zaman evin kirasız ve paranın faizsiz olduğu iddia edilemez.' Gerekçesiyle bozularak söz konusu Genel Tebliğdeki görüşümüz aynen kabul edilmiş olmaktadır.
Bu sebeple, ev kirasız, para faizsiz verilmesi hallerinde karşılıklı olarak menfaat sağlandığından, ortada maddi delillere dayanarak bir tespit yapılsın veya yapılmasın her iki tarafın da Gelir Vergisi Kanunu hükümleri dairesinde mükellefiyetlerinin tesisi, vergilendirme döneminin de ipoteğin devam ettiği müddete göre tayini, faiz ve kira miktarının ise, çevrenin hayat şartlarına, ekonomik bünyesine, kredi ve kira piyasasına göre karşılıklı olarak takdiri lâzım gelir.
................' açıklamaları yer almıştır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre adı geçen mükellefin borç alan kişiye ait gayrimenkul hissesine ipotek karşılığı borç verdiği de dikkate alınarak borç para vermeyi mutad hale getirmemiş (konuya ilişkin sadece 1 tespit bulunması) olması nedeniyle faaliyetinin ticari kazanç kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Ancak faizsiz olarak verilen borç karşılığı borç verene ait olup tapuya ipoteği tesis edilen gayrimenkulün tasarrufunun bu borca karşılık borçlanma dönemi veya başka tarihlerde borç verene bırakılmış olduğunun tespiti halinde ise dönemin ekonomik şartlarına göre tespit edilen emsal kira bedelinin borçlanma döneminde elde edilen 'menkul sermaye iradı' olarak (bu tarihte yürürlükte bulunan kanun ve mevzuat hükümleri dikkate alınarak) vergilendirilmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesi ile adı geçen hakkındaki işlemlerin yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda yapılmasını rica ederim.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.
*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.
|
|
ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi
|
|
Excel Dokümanı
|
|
|
|
|
|
|
|