|
Dairesi
Mükellefin kanuni süresi içerisinde vergisini bankaya yatırdığı, beyannamesini de kanuni süresi geçtikten sonra PTT ile gönderdiği durumlarda vergi ziyaının varlığından söz edilemez.
|
|
Karar No
0
|
|
Esas No
0
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
Danıştay Vergi Dava Dairleri Genel Kurulu
Tarih 03.0Ç.1994
Esas No 1993/165
Karar No 1994/219
Mükellefin kanuni süresi içerisinde vergisini bankaya yatırdığı, beyannamesini de kanuni süresi geçtikten sonra PTT ile gönderdiği durumlarda vergi ziyaının varlığından söz edilemez.
İstemin Özeti: Temmuz 1990 dönemine ilişkin muhtasar beyannamesinde beyan ettiği vergiyi Ziraat Bankası aracılığıyla yasal süre içinde 17.8.1990 gününde ödeyen ancak beyannamesini yasal süreden sonra 10.9.1990 gününde PTT aracılığıyla Vergi Dairesine gönderen yükümlü adına kaçakçılık cezası kesilmiştir. Yükümlü tarafından yapılan düzeltme ve şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesi 20.4.1993 Günlü ve E:1991/4613, K:1993/1722 Sayılı Kararıyla; verginin tahakkuku verginin ödenmesinden önceki bir safhayı oluşturduğu ve yasal süresinde ödendiği anlaşılan verginin tahakkukunun geç yapılmasıyla olayda vergi kaybından söz edilemeyeceği kaçakçılık cezası kesilebilmesi için yasada öngörülen unsurların bulunmadığı, gerekçesiyle Maliye Bakanlığı olumsuz işleminin iptaline karar vermiştir.
Karar: Temmuz 1990 dönemine ilişkin muhtasar beyannamesini süresinden sonra veren ancak, bu beyannameye göre ödemesi gereken vergiyi yasal sürede ödeyen yükümlü adına kaçakçılık cezası kesilmesi üzerine yapılan düzeltme ve şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemi iptal eden Danıştay Dördüncü Daire Kararı, Maliye Bakanlığı'nca temyiz edilmiştir.
213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 22. maddesinde tahakkuk tarh ve tebliğ edilen bir verginin ödenmesi gereken safhaya gelmesi olarak tanımlanmıştır. Bu tanıma göre verginin tahakkuku ödemeyi sağlamaya yönelik olup, esasen vergi kanunlarının nihai amacı da vergilerin gerçeğe uygun biçimde ve zamanında tahsilini sağlamaktır.
Vergi Usul Kanunu'nun 341. maddesinde verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi vergi ziyaı olarak kabul edilmekle beraber yükümlünün vergiyi yasal sürede ödemesi nedeniyle tahakkuktan beklenen amaç, daha sonraki tahsil aşamasını da tamamlayarak gerçekleşmiştir. . /
Bu durumda; olayda, gerçek bir vergi ziyaı bulunmadığı halde kaçakçılık cezası kesilmesi, Vergi Usul Kanunu'nun 118. maddesinin 3 Numaralı bendi hükmüne göre 'mevzuda hata' halini oluşturduğundan, düzeltme ve şikayet yoluyla yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali yasaya uygundur.
Bu nedenle, Maliye Bakanlığı'nın temyiz isteminin reddine, oybirliği ile karar verildi.
|
|